Bir kaç gün sonra Ağustos ayı bitmiş, Eylül ayına geçmiş olacağız. Yaz mevsimi bütün güzelliği ile devam ederken hayatımızda neler olup bittiğinden söz etmek istiyorum. Bir kaç yazdır Sivas dışına çıkmamıştık. Bunun temel sebebi Gülce'nin ve Tuğrul'un uzun seyahatler için henüz çok küçük olmasındandı. Küçük çocuklarıyla uzun yolculuklara çıkan aileler elbette vardır. Fakat bunu biz tercih etmedik. Şuanda Gülce üç yaşında. Tuğrul ise bir buçuk yaşında. Sekiz saatlik bir yolculuk için yeteri olgunluğa ulaştıkları düşündük. Bir kaç ay önce bu yaz için tatil planımızı yapmıştık.
Geçtiğimiz Temmuz ayında Sivas'tan Mersine gittik. Yaklaşık bir haftalık bir tatildi. Mersin'in Silifke ilçesinde, gözlerden uzak, ekseriyetle emeklilerin oturduğu küçük bir kıyı mahallesinde ev kiraladık. Deniz ile kiraladığımız ev arası yaklaşık 600 metreydi. On dakikalık bir yürüyüşün sonunda denize ulaşabiliyorduk. Bu anlamda çocukların bebek arabaları bizim için kurtarıcı oldu. Eşyalarımızı da bebek arabasının bagaj kısmına koyarak bu yürüyüşleri tamamladık.
Plajdan ve plaj çevresinden de söz etmek istiyorum. Bundan dört yıl önce Temmuz 2021 tarihinde Muğla'da İztuzu'na gitmiştik. Durum Raporu /iki başlıklı yazımda yaşadığımız tecrübeleri buradan paylaşmıştık. Durum Raporu dizisinin 41. yazısı olan bu yazıda Mersin'den bizde kalanları aktarmak istiyorum. Deniz suyu sıcaklığı çok güzeldi. Sahilde hiç taş yoktu ve deniz kıta sahanlığı tahmin ettiğimden çok daha fazlaydı. Neredeyse 200-300 metre açılmama rağmen insan boyunu aşan bir derinlik ile karşılaşmadım. Sonraki yıllarda yine tercih edebileceğimiz bir bölge oldu.
***
Uzun bir süredir bloguma uğramıyorum. Bir şeyler yazmak isteği oluşmadığı gibi, bir şeyler yazsam bile yazdıklarımı blogumda paylaşma arzusu bende oluşmuyor. Bir süredir düşündüğüm bir konu aslında bu. Blog yazarlığını bırakmak... Bu yılın sonunda blog yazarlığını bırakmak düşüncesi oluştu. Aslında blogumu kişisel bir yazı arşivi olarak kullanıyordum. Fakat zaten buraya eklediğim içerikler blogum ile birlikte bir kaç yerde yedeklenmiş ve arşivlenmiş olarak bulunuyor.
Mesela Karanfil Fanzin'in 8 yıl önce 2017'de yayınlanan 23. sayısı son sayısı olmuştu. Bir iki yıldır Karanfil Fanzin'in 24. sayısını çıkararak Karanfil'i zamanında takip eden okurlara bir sürpriz yapmak niyeti oluşsa da bu niyet gerçekleşemedi. Bilemiyorum. Blogumun benim için anlamsızlaştığını hissediyorum. Buraya ait bir heyecanım kalmadı benim. Büyük ihtimalle bu yılın sonunda bir veda yazısı ile blog takipçilerime veda edeceğim.
0 Yorum:
Yorum Gönder
Bloguma ziyaretiniz için teşekkür ederim. Bu içeriği beğendiyseniz paylaşabilir, yorum yaparak katkıda bulunabilirsiniz. Yeniden görüşmek ümidiyle...