Dün gece bir arkadaşın evinde misafir oldum. Daha doğrusu birkaç arkadaştık. Malum benim İstanbul gezim ile ayrılışımız dün akşam nihayet son buldu. İnsan dostlarından ayrı kaldığında anlıyor o şen şakrak geçen günlerin değerini. Büyük final seneye; evli evine köylü köyüne...
Tamam herşey çok güzeldi hoştuda, evin sağ cephesinde halen inşaatı süren binadaki çivi çekiç sesleri bizleri uyutmamak ile birlikte ertesi günki programımızın aksamasına neden oldu. Ancak bütün bunların bir zararı yoktu. Güzel bir dost ortamında bunları düşünecek değildik. Sırada ne vardı; kahvaltıdan sonra özlemini çektiğimiz bir Cafe vardı. Oranın yolunu tuttuk, bir an için eski günlerimize dönmek çok hoştu.
Birde görmediğim ancak fikir birlği yaparak birbirimizi yalnız bırakmadığımız, yazı ve makalelerimiz ile gücümüzün yetebildiği kadar insanları bilinçlendirmeye gereçkleri neyin ne olduğunu göstermeye çalıştığımız dostlarım var... Bunlar birisi 3 ay önce
Ufuk2008 adlı sitesinden tanığım fakat şimdi blogger'a geçerek yeni yazılarını
Vatan ve Millet adlı sitesinde yayınlayan Ufuk kardeşim. Böylesine fikir dostlukları bizlerin bilmediklerimizi bilmemize ve bilgi haznemize yeni bilgiler katmamıza, bizim gibi düşünen insanlarında varlığını görerek bizleri ümitlendirmesine vesile oluyor.